Maniler ve Atasözleri

 

Kadırga yok diyorlar,
Nedir bu donanma
Öyle bir zamana geldik ki
Babana da inanma - MKG, LK

Atmacayı vurdular
Bir avuç kanı için
Gel edelim sevdalık

Babanın canı için - MKG, LK

Oy yaylalar yaylalar
Çimen bağladınız mı?
Ben askere giderken

Kızlar ağladınız mı? - MKG, LK

Çıktım taşın üstüne
Astım bacaklarımı
Türkü bilmeyen kızlar

Yesin t…..larımı - MKG, LK

Yaylanın çimeninde
Kuzu kestim yediler
Çağırdım Eminem’i

Nişanlıdır dediler - MKG, LK

Ah Ayaser Ayaser
Güz gelir dağlar eser
Kız seni alacağım

Senin aklın ne keser - MKG, LK

Haburadan aşağı
Ben inmezdim inmezdim
Kucağında can versem

Ben Kuran istemezdim - MKG, LK

Evim kireç tutmuyor
Kumunu karmayınca
Gönlüm rahat etmiyor

Sarılıp yatmayınca - MKG, LK

Atma türkü atarım
Seni candan yakarım
Eski çarıklarımı

Boğazına asarım - MKG, LK

Oku ah yârim oku
Hocamı olacaksın
Bu yılki talebeyi

Sen mi okutacaksın - MKG, LK

Attım san bir türkü
Vurdum seni göt üstü - MKG, LK

Horon oynamayla
Horon yeri düz olmaz
Giyinip kuşanmayla

Kocakarı kız olmaz - MKG, LK

Ekin ektim hozana
Kamış gibi uzana
Ana gözün kör olsun
Verdin beni hızana - Anonim

Oğlan var git işine
Düşme benim peşime
Pırlantalı taç olsan
Takmam seni başıma - Anonim

Kuşburnu kuruttun mu
Yar beni unuttun mu
Ben bu evden gideli
Gözyaşı kuruttun mu - Anonim

Derede urganım var
Kadife yorganım var
Deseler yarim geldi
Bir öküz kubanım var - Anonim

Dağ başında kuzuyum
Ak gerdana yazıyım
Verin bana yârimi
Dilenmeye razıyım - Anonim

Boztepeden yukarı
Dağa çıkarum dağa
Halıya param yetmez
Kilim alurum saa

Yârim yatma uykuya
Rüya görürsün rüya
Şeker olsam karışsam
Yârim içtiğin suya - Anonim

Atma beni vurursun
Kız kolların kırılsın
Evvel bensiz durmazdın
Şimdi nasıl durursun - Anonim

Ey dereler dereler
Neler bilirim neler
Senin değildir benim
Koynundaki memeler – Anonim

Habu türküleruni,
Sanki kimse duymamış.
Bazı kafiyelerun,
Birbirine uymamış.

O yaylalar yaylalar
Çimen bağladınız mı?
Ben askere gidende
Kızlar ağladınız mı?

Yaylanın yolundayım
Gürgenin dalındayım
Anam beni sorarsa
Kızların yanındayım

Yayla yaylaya bakar
Yayla suyi yan akar

Güzel kızlar dururken
Çirkinlere kim bakar

Anan vermesa seni
Bobana soracağum
Eğer o da vermesa
Seni gaçuracağum

Yaylanın yolu taştır
Yârimin gözü yaştır
Beni yakıp kavuran

Bir ala göz, bir kaştır.

Koyun zili cıngır cıngır öter
Kırıldık çıktık kırıldık çıktık der
Keçinin keleği durgur dungur öter
Hanlar nerde hanlar nerde der
Tekenin keleği güm güm öter
Borç bin oldu borç bin oldu der. -
Çetin S

İstanbul'dan yol aldum
Goruniyi Trabzon

Sevdalı günlerume
Geldi çattı Remezan

Yaylanun dibi daşdur
Su akayi dereden
Al bohçanı hazırla
El eyle pencereden

Lahanalar açayı
Sarı sarı çiçekler
Baa deduklerini
Saa da diyecekler

KALANDAR
Kalandar gecesi devlet bacası,
Tasımı dolduran cennet hocası.
Doldurtmayan cehennem hocası,
Üstte erkeği altta dişi.

Gece geldim kapınıza
Selam verdim yapınıza
Selamımı almazsanız
Daha gelmem yapınıza

Galandariya Farfariya
Get kilere Gel gapiya
Ver deviye
Pestilden, tutdan
Almadan, armuttan
Şekerden, çaydan
Külekteki yağdan
Bulgurdan, yarmadan
Gavurmadan, gıymadan
Dahasını saymadan
Ver babam (ağam, Bacım, Nenem) Ver! (Gümüşhane)
KALANDAR

Bizim atma türkiler
Eskilerden bir duyum.
Ama şunu bilirim,
Hepsinde vardır uyum.

Tarladaki zurzula
Gumuladur gumula
Anan gormesun bizi
Sakkanalum gafula

Tarlanun kenarında
Vardur hurma dalları
Gelupta bakmayisun
Nedur bunun halları

 

 

 

 

 

ALKIŞ VE KARGIŞ’LAR

Türklere özel mânilerde, alkış ve duaların yanı sıra kargışların da en güzel ve çarpıcı örnekleri görülür. Halk ağzında binlerce örneğini bulabileceğimiz mânilerden ancak birkaçını aşağıda bulabilirsiniz:

Ayva dalı gül dalı
Yere yatmış bir dalı
Ya Allah ya Muhammet
Kavuşsun iki sevdalı.

Şu gelen üçe benzer
Yüklenmiş göçe benzer
Şu Mucur’un Kızları
Kınalı koça benzer.

Ak üzüm parmak gibi
Sevdiğim kaymak gibi
Beni yardan ayıran
Devrilsin kavak gibi.

Gemiden aldım tuzu
Doğdu seher yıldızı
İtin köpeğin kızı
Yaktı yandırdı bizi.

Karşıda kara çalı
Kararıp durma çalı
Ben sana varır mıyım
Sümüklü sıracalı!

Avluda hasırım var
Üstünde mısırım var
Ehey gâvurun kızı
Neremde kusurum var?

Gelin kaynana mânilerinde de kargışların en çarpıcı örneklerini görürüz:

Ocak başında durdum
Dizimi yere vurdum
Vay benim başım kopsun
Oğluma seni buldum.

Yumurtanın sarısı
Yere düştü yarısı
Görümcem verem olmuş
Kaynanama darısı.

 

Ninnide anne yavrusuna en güzel dileklerini melodi eşliğinde, kafiyeli sözlerle sunar:

Dandini dandini dan atmış
Mevlâm neler yaratmış
Çenesi çukur yavrumun
Kaşları keman yaratmış
Gözleri kudret halkası
Burnu Kâbe hurması
Ağzı şeker hokkası
Yanakları misket elması
Lokum getir yavruma babası
Ninni yavrum ninni
Uyusun büyüsün ninni
Tıpış tıpış yürüsün ninni.

 

Bir serhat türküsünde Plevne kahramanı Gazi Osman Paşa alkışlanır:

Kılıncımı vurdum taşa
Taş yarıldı baştan başa
Şanı büyük Osman Paşa
Askerinle binler yaşa.

 

 

Gelin övme de denilen Anadolu kına ve düğün türkülerinde alkışlar geline yöneltilirken, evinden ayrılıp gurbete giden gelinin ağzından kargışlar aktarılır:

Gız anam gınan gutl’olsun,
Sağdığın inek sütl’olsun,
Orda dirliğin datl’olsun
Vardığın yerler kutl’olsun.”

Ana gızın çok muyudu?
Bir gız sana yük müyüdü?,
Gırılası emmilerim,
Bir oğlunuz yok muyudu?

 

Duygunun yoğunluğuna paralel olarak kargışların da en şiddetlileri türkülere yansır. Bir Harput türküsünde acılarla dolu insan kaderine beddua eder:

Dağlar dağladı beni,
Gören ağladı beni.
Devri dönesi felek,
Çapraz bağladı beni!

 

 

Bir Ege türküsünde ise kargış sevgilinin zalim annesinedir:

Ardıçtandır kuyuların kovası,
Suya koy vermiyor gâvur anası.
Ne ettim de aldandım; Allah’ından bulası!

 

Bir Malatya türküsünde de sevgiliye beslenen tutku ve özlem kargış yoluyla anlatılır:

Anan öle. Cemil,
Baban öle. Cemil,
Yetim kalasın. Cemil,
Benim olasın. Cemil.

 

 

Hapishane türkülerinde kargışlara güzel örnekler vardır. Bir Urfa türküsünde,

Mahpushane seni yapan kör olsun,
Kör olsun da iki eli kırılsın!

denirken; başka bir Kırşehir/Çiçekdağı türküsünde ise acılı insan:

Erisin dağların karı erisin,
Sular ensin düz ovayı bürüsün.
İlâhi sebebim, ömrün çürüsün!
Divâne gönlümü eylesin zindan.

 

 

diyerek kargışını, kendisinin hapse düşmesine sebep olanlara yöneltir. Ancak, kargışların en içten ve çarpıcı olanları, acının yoğun olduğu bir anda irticalen söylenen ağıtlarda görülür. Bunların her biri şüphesiz acılı bir olay üzerine belli bir şahıs tarafından yakılmıştır. Ancak sözlü kültür ürünleri zaman içinde ağızdan ağıza nakledilirken anonimleşir:

Ecel büktü belimizi.
Yasa boğdu hepimizi
Kalemin kırılsın felek
Kitli koydun kapımızı.”

Ağlasana kele bacı
Böyle m’olur keskin acı,
Gözlerin kör olsun doktur
Devre mi verdin ilacı?

 

 

MEVSİMLERLE İLGİLİ ATASÖZLERİMİZ

Ağustosun yarısı yaz yarısı kıştır

Allah dağına göre kar verir

Dumanlı dağlar yağmursuz kalmaz

Getir bana Hıdırellez’i göstereyim sana yazı

Gökten ne yağdı da yer kabul etmedi

İt kışı geçirir ama gel derisinden sor

Kar yılı var yılı

Kış havasına bakıp yola çıkma, yaz havasına bakıp yolundan kalma

Korkma Zemheri’nin (Ocak) kışından, kork Aprul’un beşinden (Nisan 18), koca öküzü ayırır eşinden.

Kurt uluyunca ya ayaz olur ya kar yağar.

Lodos eser yaz olur, poyraz eser kış olur

Mart kapıdan baktırır kazma kürek yaktırır

Onmadık yılın yağmuru harman vakti yağar

Rüzgâr eserken harmanı savur

Yağmurdan sonra ekilen darıdan, erinden sonra kalkan karıdan hayır gelmez

Yazın gölge hoş, kışın çuval boş

 

Uğurtaşı Köy Kitabı
Cahit Karakullukçu'nun Uğurtaşı kitabını indirmek için tıklayınız.

Detay
Soy Ağaçları
Uğurtaşı köyünde yaşayan Türk sülalelerinin soy ağaçlarını inceleyebilirsinizDetay
Foto Galeri
Uğurtaşı köyü fotoğraflarını görüntülemek için tıklayınızDetay